GERÇEKTİR kölenin Efendisine ilk duyguları 2

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

GERÇEKTİR kölenin Efendisine ilk duyguları 2
Biri konuşurken bile bundan keyif alacağım aklıma gelmezdi. Tamamen o muhteşem sesine odaklanıp huzura kavuşacağımı bilmezdim. Benim gibi basit birini kabul edip, eğitmesi ve kendine köle yapması… kendimi O nun yanında bu kadar değersiz hissedeceğim… birine hayran kalacağım… ona sonsuz bir teslimiyetle boyun eğeceğim… bütün bunlar asla bir erkeğe yapmam dediğim şeylerdi. Ben mi birine boyun eğecektim. Asla! Beni aşağılamasına izin verecektim öyle mi? HahJ gülerdim bunlara zamanında. O nu tanımadan önce. Öyle biri ki duruşuyla,bakışıyla,ses tonuyla bile sizi yerin dibine sokabilir,üstünüzde hakimiyet kurabilir. Ve ben , özgürlüğüne düşkün , dik başlı biri olsam bile, Onun karşısında nasıl diz çökmem. Nasıl Ona itaat etmem. Kendimi ,ruhumu,bedenimi nasıl Ona adamam.

Ah Efendim sizin yanında nasıl bir hiç olmam. Bu mümkün mü? Kudretinizden etkilenmemek olur şey değil. Size karşı saygım,hayranlığım her geçen gün büyürken içimde , yeni bir ben çıkıyor ortaya. Daha güçlü, daha kendinden emin ve Efendisinden başka kimseye minnet duymayan…

Bu hafta sonu Efendimin huzuruna çıkacağım yine. İlkinde yaptığım büyük hataları o yüce gönlüyle affetti. Çünkü ilk defa böyle bir şey yaşıyordum. Ve O muhteşem zekasıyla bütün bunları öngörmüştü. Ama bu hafta sonu bu kadar anlayışlı olacağını düşünmüyorum. O yüzden biraz tedirginim. Artık kendimi yetiştirmiş olmam lazım çünkü. Bana yeteri kadar zaman tanıdı. Artık kendimi tamamıyle Ona adadığımı gösterebilmeliyim. Evet böyle hissediyorum. Tamamen adanmışlık var ruhumda. Ama bunu Ona da göstermem lazım herşeyi bir ayin gibi kendimi vererek yapmam lazım.

Hafta içi gerekli kişisel bakımlarımı yapıp vücudumu Sahibine hazır hale getirdim. Ben onun oyuncağı, köpeğiyim. Beni nasıl isterse o şeklide kullanacak. Yüreğimde biraz heyecan, biraz tedirginlik ve bolca huzur var. Birazdan otobüse binip gideceğim yanına. Evine ilk defa gideceğim için beni kendisi alacakmış. Ne kadar da düşünceli ve yüce biri. Kölesini her zaman düşündüğünün kanıtı bu da.

Heyecanlı bir 4 saatin sonunda efendimin karşısındayım işte. Uzanıp alnımdan öptü ve “hoş geldin yavrum” dedi. Ah canımın içi , yüreğimin en güzel köşesi , varlığımın sahibi Efendim. Ne de güzel sizin huzurunuzda olmak. Ne büyük bir şeref bu. Arabasına gidip yerleştik ve eve doğru yola çıktık.

Onun mabedine ilk adım atışım bu ve oldukça heyecanlıyım. Efendim de bunun farkında rahatlamamı sağlayacak şeyler konuşuyor benimle. Biliyor beni , kitap gibi okuyor çünkü. Evin kapısını açtığında o muhteşem kendine has kokusu yoğun bir şekilde karşılıyor beni. İçeri girip hemen diz çöküyorum önünde. Beni mabedine kabul ettiği için teşekkürlerimi sunuyorum. “tekrar hoş geldin. Hadi bakalım git bir duş al ve bana hizmete başla. 15 dakikan var” diyor. Hemen acele bir şekilde duş alıp yol yorgunluğumu atıyorum üzerimden. Efendime özel kıyafetlerimi giyinip geçiyorum karşısına. Başım önümde diz çöküyorum ve ne yapmam gerektiğini soruyorum. Acıktığını söylüyor. Beni mutfağa götürüp yiyeceklerin yerlerini gösteriyor. Hazır bir şeyler var zaten evde hemen onları ayarlayıp güzel bir masa hazırlıyorum. Onu masaya davet edip soğuk içecekler koyuyorum bardağına. Yanı başında saygıyla bekliyorum bana müsaade etmesi için. Beklediğimi görüp “geç karşıma otur beraber yiyelim” diyor. Günlük işlerden konuşarak , güzel bir sohbet eşliğinde yemeğimizi yiyoruz. Aynı meslekten olmamız beni daha da şanslı kılıyor. Ondan öğreneceğim o kadar çok şey var ki. Her konuda beni eğitmekten asla vazgeçmiyor. Kendimi yanında küçük ,cahil bir çocuk gibi hissediyorum. Ama ağzından çıkan her şeyi kafama yazmayı unutmuyorum. Her zaman hayat dersi veriyor bana çünkü. Onun bana öğrettikleri normal hayatımda hep işime yarıyor. Sofrayı toplayıp kalkıyorum masadan.

Tabi ki efendim benden önce kalktı ve koltuğuna uzandı. Çayını demleyip yanına geldim. Çay içmeyi sevdiğini fark etmiştim ilk geldiğimde. O yüzden yemekten önce hazırlamıştım çayı. Birer bardak çayımızı içip haberleri izledik. Ve işte o beklediğim an geldi. Efendim bana yukarı yatak odasına çıkmamı emretti. “ soyunup arkan dönük beni bekleyeceksin “ dedi ben çıkmadan önce. Hemen koşarak yatak odasına geçtim. Kıyafetlerimi çıkarıp dizlerimin üstüne çöktüm ve beklemeye başladım. Ama gelmesi uzun sürdü. Oturmaktan bacaklarım uyuşmaya başlamıştı ve canım sıkılmıştı. Sürekli pozisyon değiştirerek oturmaya devam ettim. Daha sonra anladım ki Efendim benim sabretmemi istiyor. Elbette sabredince karşılığında güzel bir ödül verecektir bana. Bu düşünceyle bir ayma yaşayıp tekrar köle pozisyonuma geçtim ve gözlerimi kapatıp hayallere daldım. Tam o sırada merdivenlerden çıktığını duydum. Geliyordu işte. Acaba ne olacak diye heyecanla bekledim. Kapıyı açıp içeri girdi. Metal sesleri geliyordu kulağıma. Kafamı kaldırıp bakamıyordum çünkü arkam dönük beklemem emredilmişti. Işığı kapatıp ledleri yaktı efendim. Ortam birden loş ışıkla doldu. “ayağa kalk aptal köpek seni!” komutuyla beraber ayağa kalktım. Nefesini ensemde hissediyordum. Bana dokunmuyordu ama nefesi sırtımda dolaşıyordu. Vücudum yaşayacaklarımın bilinmezliğinden dolayı gerilmişti. “ şimdi biraz eğleneceğim köle. Sen bunun için buradasın unutma. “ kulağıma değen nefesi ve söyledikleri tüylerimi diken diken etmişti. Ve bacak aramdaki ıslaklığı hissedebiliyordum. “ellerini arkada birleştir” hemen emrini yerine getirdim. Sorgulamıyordum çünkü haddim değildi. Aklımın ucundan bile geçmiyordu neden kelimesi. Sadece O emrediyordu ve ben o emirleri yerine getiriyordum içimden şükrederek. Ben değersiz bir oyuncaktım, aptal bir köpektim. Efendimin benimle oynaması büyük lütuftu. Bileklerimi arkamda birleştirdi ve metalin ne olduğunu anladım. Kelepçeliyordu beni. Kolumdan tutup itti yatağa. “dur bakalım daha bitmedi. Eğil yatağa doğru yüzün yatağa değsin. “ yüzümü yatağa bastırdım ve kalçalarımı otomatik olarak yukarı doğru ittim. “aferin benim akıllı köpeğime.” Yüzümdeki o aptal gülümseme yine ortaya çıktı. Beni takdir etmesi hoşuma gidiyordu. Bu kadar küçük bir şeyden bile mutlu olabilmeyi öğretmişti bana. Ben bunları düşünürken birden gözümün önünde yıldızlar belirdi ve kalçalarımda bir sıcaklık , acı. Ve tekrar.. tekrar.. “o salak gülümsemen silindi bak yüzünden. Şimdi say bakalım” vurdu..1..2..3..4..5..6..7..8..9..10. ah artık dayanacak gücüm kalmamıştı. Gözyaşlarım birbiri ardına akıyor, dizlerim titriyordu. Lütfen dedim içimden lütfen efendim dayanamıyorum. Ama söyleyemedim bunu ona. Dayanıklı olduğumu göstermeliydim. “acıdan zevk almayı öğreneceksin. Acıya odaklanma zevk aldığını düşün” ve elini bacak arama götürdü “aferin köpeğim bak ıslanmışsın bile. saymaya devam et bakalım” ve tekrar başladı vurmaya. 1..2..3..4.. acımıyor…5.. acımıyor..6.. zevk alıyorum..7..efendim bana vurduğu için mutlu oluyor. O zaman bende mutlu olmalı zevk almalıyım..8..9..10.. ah zevk alıyordum artık. Uyuşmuştu zaten kalçalarım. Parmakları tekrar bacak aramı buldu ve memnun bir ses çıkardı. O kadar çok ıslanmıştım ki. Sularım bacaklarımdan akıyordu. “aferin kızıma. Şimdi dön bakalım ödülünü vereyim” sevinçle döndüm önüme. Diz çöküp beklemeye başladım. Pantolonunu ve çamaşırını çıkarıp önümde durdu. “al bakalım şimdi bütün hünerini göster bana” ellerim hala arkamda bağlı bir şekilde ağzıma aldım o muhteşem sikini. Emmeye başladım. Ah emdikçe ağzımda büyüyor , şahlanıyordu resmen. Kafamdan tutup kendine bastırmaya başladı Efendim. Boğazıma kadar sokup tekrar çıkarıyordu. Kusacak gibiydim. Ama kendimi tutuyordum. Bu muhteşem anı bozamazdım. Bir süre daha ağzımda gidip geldikten sonra arkamı dönmemi emretti. Beni yatağa domaltıp az önce kızaran kalçalarımı okşamaya , öpmeye başladı. Evet şoklar içerisindeydim. Efendim kalçalarımı öpüyor , eliyle klitorisimi okşuyordu. Kızaran yerleri diliyle daireler çizerek rahatlatmaya başladı. “Bu beden benim ister parçalarım , ister tamir ederim “ diyordu sanki hareketleriyle. Bir kez daha emin oldum o an bütün varlığım Ona aitti. İstediği gibi hüküm sürebilirdi bende. Artık ben diye bir şey de yoktu. Sadece Efendimin köpeği , kölesiydim. Başka hiçbir şey değildim. ”hadi yavrum gel bana” komutuyla beraber

sanki bunu bekliyormuşçasına bedenim kasılmaya başladı ve titreyerek boşaldım. Bacaklarım tutmuyordu artık duramıyordum ayakta. Beni yatağa doğru itip üzerime çıktı. Kalçalarımı yukarı doğru tutmaya çalışıyordum ama ne kadar beceriyordum kim bilir. Ve birden içimi doldurdu Sahibim. Ah ne kadar mükemmel bir duygu bu. Her girişinde “teşekkür ederim efendim. Beni sikinize layık gördüğünüz için “ diye teşekkürlerimi sunmaya başladım bir yandan da inliyordum. Efendimin o melodik iniltileri kulaklarımı dolduruyordu. İçimde birşeyler tekrar yükselmeye başladı. Köpek pozisyonu almamı emredip arkama geçti ve devam etti beni sikmeye. Kendimi bütün deliklerim dolu hissediyordum. Ellerim bağlı , kafamdan destek alıyordum sadece. O an saçlarımdan tutup beni çekmeye başladı. Saç diplerim yanıyordu. Gözlerim yaşardı tekrar. Kulağımda nefesini hissettim “ acıdan zevk alacaksın. Benim aldığım zevkten sende zevk alacaksın” bu sözleri üzerine odaklandım Ona. ”hadi bakalım hadi yavrum yüksel. Çık doruklara. Benimle gel.” Bu sözleriyle iyice kabardı içim titremeye başlamıştım. “hadi şimdi gel!” ve işte muhteşem bir orgazm daha yaşadım efendimin sayesinde. Ben titreyerek boşalırken o da üzerime yatmıştı ve beraber boşalmıştık. Döllerini içimde, Ağırlığını üzerimde , nefesini ensemde hissetmek beni benden almıştı. Kendini yana atarak üzerimden kalktı ve kollarımı çözdü. O kadar ağrımışlar ki yeni anlıyorum. Nefesimi düzene sokup yataktan indim ve yere diz çöktüm. Efendimin elini alarak avucuna bir öpücük kondurdum. “teşekkür ederim efendim beni döllerinizle ödüllendirdiğiniz için “ dedim. Beni yanına çekip koynuna yatırdı ve alnımdan öpüp “ aferin kızıma. Hadi yavrum şimdi uyumak istiyorum “ dedi. Birlikte güzel bir uykunun kollarına attık kendimizi. Kollarında olmak, sıcaklığını hissetmek sanırım huzur işte bu demekti…

Ben Esra telefonda seni bosaltmami ister misin?
Telefon Numaram: 00237 8000 92 32

Bir yanıt yazın